2 Ocak 2014 Perşembe

Genç Werther'in Acıları

Ne kadar şanslı bir insanım ki arkadaşlarım beni arayıp baleye bilet aldım, hadi gidelim diyor :) Canlı performansın her türünü seven bir insan olarak hiç düşünmeden tamam demiştim ancak temsilin Genç Werther'in Acıları olduğunu öğrendiğimde, Devlet Opera ve Balesi'nin bu temsilin altından kalkıp kalkamayacağından pek de emin olamamıştım açıkçası. Genç Werther'in Acıları, Goethe'nin 15 günde yazdığı, içinde inanılmaz bir dram olan ustalık eserlerinden biri. İstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin 2013-2014 sezonunu bu oyunla açması, çok bilinen bir eser olmadığı için beni biraz şaşırttı ancak vizyon açısından bir o kadar da sevindirdi. Eserin dünya prömiyeri Kadıköy Belediyesi Süreyya Opera Sahnesi'nde gerçekleşti. Temsil, ünlü besteci Chopin'in 28 farklı piyano parçası üzerine sahneleniyor.



Genç Werther’in, Charlotte’a olan aşkını, romana bağlı kalarak yorumlayan koreograf, romantik dönemin en önemli bestecilerinden Chopin’in müzikleri üzerine kurguladığı atmosferde lirizmi doruklara taşıyor. Chopin’in 28 parçasından oluşan repertuar, Bakü asıllı piyanist ve aynı zamanda İzmir Devlet Opera ve Balesi sanatçısı Yelena Şekalyova tarafından canlı olarak seslendiriliyor. Eserin bir diğer sürprizi ise başarılı bariton Bahadır Noyan Coşkun’un seslendirdiği ve kendi bestesi olan arya. Açıkçası bale seyircisi olarak temsilin ortasında böyle bir arya beklemiyorduk. Ambiyansı yaratmada önemli bir nokta da, eserin ait olduğu dönem 18.yüzyılı andıran dekor ve kostümler oldukça başarılı.











Kitabı okumuş olmanın avantajıyla belki de; gerek dekor gerekse kıyafetler ve konunun akışıyla hikayenin oldukça güzel aktarıldığını söyleyebilirim. Tüm bunların yanında temsil başlamadan önce piyanonun başına oturan ve herkesi müziğin havasına sokan piyanisti es geçmek büyük bir haksızlık olur. Tüm temsil boyunca bizi oyunun içinde tutmayı başaran piyanistti ki zaten gösteri sonrası en çok alkışı alan kişi oldu. DOB oyunu 2014'te tekrar sergiliyorsa kaçırmayın ve mutlaka izleyin derim ancak gitmeden önce kitabı veya en azından özetini okumanızı tavsiye ederim; daha iyi anlamanız konusunda size yardımcı olacaktır.












Genç Werther'in Acılarının gerçekten ne kadar acıklı olduğunu gösterebilmek adına diğer yazılarımdan farklı olarak size kitaptan çok sevdiğim cümlelerle şu alıntıyı yaparak yazıyı bitirmek istiyorum:

"Sabahleyin güneşin doğuşunu seyretmeyi akşamdan aklıma koyarım. Sabah olur, bir türlü yataktan kalkamam. Geceleyin ay ışığını seyretmeye gündüzden niyetlenirim, gece olunca odamdan çıkamam. Niçin kalktığımı, niçin yattığımı bilmiyorum.

Artık güneş, ay ve yıldızlar istedikleri gibi dolaşabilirler. Çünkü ben artık ne zaman gündüz ne zaman gecedir bilemiyorum, gözüm artık hiçbir şey görmüyor..."


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder